Sevgili Çiftçi Kardeşlerim, Dergimizin İkinci Sayısı İle Yine Beraberiz
Ülkemin aydınlık yarınlarının bugünkü tecellilerinden biri olan Çumra Şeker Fabrikası'nın temel atma törenini, geçtiğimiz ay toplumun her kesiminden insanın, yoğun katılımı ile gerçekleştirmiş bulunuyoruz.
Bu münasebetle, bu anlamlı günde bizleri yalnız bırakmayarak törenimizi onurlandıran misafirlerimize bir kez daha teşekkürü borç biliyorum.
Toprağın suyla buluşmasının anlamı ne ise, bu fabrikanın Anadolu'nun yiğitlerinin hizmetine girmesi de aynı şeydir. Bu bağlamda yapılan çalışmaların gösterdiği adres, çiftçiyi daha iyi anlamak ve çiftçinin ülkeye verdiği katma değeri daha da arttırarak ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlamaktadır.
Bu anlayışımızı, herkesin iyi kavraması gerektiğine inanıyorum. Kalkınmanın başlayacağı adresin ANADOLU olduğunu anlatmaktaki ısrarımızdan asla vazgeçmeden haklılığımızı anlatmaya devam edeceğiz.
Hizmet anlayışımızı, yatırımlarda odaklayarak verdiğimiz mücadelenin anlamının, toprakla büyüyen çocukların geleceğini hazırlamak olduğunu bilmenizi istiyorum.
İnsanımızın nereden olduğu, kim olduğu ve ne olduğuna bakmaksızın, hep bir ağızdan söylediğimiz ve söyleyeceğimiz türküler, bugüne dair gerçeklerimiz ve yarına dair umutlarımızdır.
Zaten bugün yaşanılan başarıların altında yatan gerçekte işte bu birlikteliktir.
Bugün önümüzde duran Çumra Şeker gerçeğinin bir diğer anlamı da, elleri toprakla yoğrulmuş insanların, sanayide, teknolojide ve ekonomide de nasıl bir beyin fırtınası estirebileceğinin ve böyle BAŞYAPITLAR yapabileceğinin kanıtıdır.
Bu fabrika toprağa terini akıtan insanlarındır, bu başarı Anadolu yaylasının başı, eli kınalı kadınlarınındır ve bu gurur toprak kokan çocuklarındır.
Bu onur tablosu tekrar tüm Türkiye'ye hayırlı olsun.
Kıymetli dostlarım,
Bir taraftan bu çalışmaları yaparken, bir taraftan da baş döndürücü bir hızla gelişen ve değişen dünyanın gerçeklerinden uzak kalmamızın imkanı yoktur.
Bu münasebetle, tarım sektörünü ilgilendiren konularda yaşanılan gelişmelere, üreticiler olarak uymakla beraber aynı zamanda yön vermeliyiz.
Tüm dünyada gelişmiş ülkeler, çiftçilerini her anlamda desteklerken onların ürettikleri mahsulü de, kendi dışındaki ülkelere karşı koruma altına almaktadır.
Yabancı ülkelerin korunmuş ürünlerine karşı, sorumluluk sahiplerinin de kendi üreticimizin ürününü koruma altına alması gerekmektedir.
İşte bu noktada hem bizlere, hem bizleri yönetenlere düşen görev kendi insanının emeğine, alın terine sahip çıkmaktır. Biz, bu konuda üzerimize düşen görevi fazlası ile yaptığımıza inanıyor ve konunun bütün muhataplarını da aynı hassasiyeti taşımaya davet ediyoruz.
Sözlerimi burada noktalarken, yeni fabrikamızın, içinde bulunduğumuz mübarek Ramazan ayının ve yaklaşan Ramazan Bayramının tüm insanlığa hayırlar getirmesini diliyorum,
Hepinize sonsuz sevgi ve saygılarımı sunuyorum.