Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk’un 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü Mesajı
14 Mayıs 2012
Bugün dünya çiftçiler günü...
Eli nasırlı, alnı terli, aklında üretmek ve üreterek bu ülkenin topraklarına değer katmaktan başka düşüncesi, ekmeğini helalinden kazanmaktan başka gayesi olmayan milyonlarca üreticimize atfedilmiş ve tüm dünyada kutlanan bir gün.
Her kıta ve her coğrafyada kutlanan bu özel günde biz çiftçiler içinde yer aldığımız iklim kuşağının özelliği itibarıyla kutlamaya, nümayişe zaman ayıramayacağımız, çiftimizin, çubuğumuzun başında en iyi bildiğimiz iş olan, üretmek için emek sarf ederek, kimimiz traktör üstünde, kimimiz çapada, kimimiz hasatta, kimimiz hayvanlarımızın başında, kimimiz yaylımda, merada ama her halükarda asli işimizle meşgul vaziyette bugünü kutlayacağız. Daha çok üretmek, daha çok üreterek ülkemizin evlatlarının elindeki lokmanın azalmaması için her zamanki gibi çalışarak bugünü de diğer günlerden farksız tamamlayacağız.
Bu özel günde, ülkemizin dününde ve bugününde izi olan, kalkınma hamlemizde, müreffeh ve zengin bir Türkiye iddiasının kuvveden fiile geçirilmesinde, muasır medeniyetlerle aynı seviyeye ulaşmak için millet olarak verdiğimiz mücadelede ürettiği ve üreterek ülke ekonomisine verdiği katkı ile mührü olan Türk çiftçisi olarak, tarlada, tapanda gösterdiğimiz gayretin hem ülkemizin bugünü hem de yarınları için hayati önemde olduğunu biliyoruz. Ancak bizim arazide, tarlada, merada gösterdiğimiz gayretin ve ürettiklerimizin millet olarak zenginliğimize zenginlik katabilmesi için bugünün girift ilişkilerle örülmüş ekonomik düzeninde tek başına yeterli olmadığını da biliyoruz. Ürün ve tarımsal üretim konusunda sergilediği başarı tarihimiz özellikle de yakın ekonomi tarihimizle ispatlı olan Türk çiftçisi olarak bugün vesilesiyle beklentimiz, sergilenecek irade ile bizim gayretimizin ve üretme çabamızın desteklenmesidir.
Geleceğin dünyasında iki sektöre stratejik önem atfediliyor. Biri enerji, diğeri gıda. Bu iki sektörde geleceğini garanti altına alan ülkelerin geleceğin dünyasında yıldızı yükselen ekonomiler olacağı, önlemini alamayanların ise bağımlılıklarının artacağını siyasetçiler, bilim adamları, ekonomistler, aydınlar herkes ve her kurum söylüyor.
Bu iki sektörden biri olan enerji sektöründe her geçen yıl ürettiği tarımsal hammaddeden elde edilen biyoyakıtlarla etkinliğini ve payını arttıran tarım sektörü gıda üretim zincirin ilk halkasındadır ve herkesin malumudur ki, tarımsal üretim olmadan gıda üretimi ve gıda güvenliği konuşulamaz. Arazi varlığı, iklim yapısı, sahip olduğu endemik tür zenginliği ile dünyanın tarımsal üretim için en şanslı ve Yüce Allah’ın bahşettiği en bereketli coğrafyalardan birine sahip ülkemizi geleceğin dünyasında kuvvetli, kudretli, zengin ve itibarlı konuma taşıyacak bir diğer avantajı ise bu potansiyeli harekete geçirecek kabiliyet ve nitelikte insan kaynağına sahip olmasıdır. Kâğıt üstü avantajlarınız her ne olursa olsun bunu hayata taşıyacak, o avantajlardan zenginlik üretecek olan sahip olduğunuz insan kaynağıdır ve tarımsal üretim konusunda sahip olduğumuz potansiyelden zenginlik üretecek olan da Türk çiftçisidir. Bugün kendisine atfedilmiş özel günü üreterek kutlayan Türk çiftçisi bu potansiyeli harekete geçirerek, ülkemizin geleceğini inşa edecek, ülkemizin zenginliğine zenginlik katacak, evlatlarımızın tabağındaki yemeğin miktarını ve kalitesini arttıracak, elindeki lokmaya sahip çıkacak, gıda güvenliğimizin teminatı olacak idrake sahiptir ve bunu gerçekleştirebilecek kudrettedir.
Bu idrak ve nitelikteki Türk çiftçisinin parlak bir gelecek konusunda hem umudu hem de bu iddiasına destek olacak çabalar konusunda beklentisi vardır. Dün tarım sektörümüze verilen hedef kendi kendine yeten ülke idi. Bugünün Türkiye’sinin hedefi dünyanın en gelişmiş ilk beş tarım ekonomisinden biri olmak, tarımsal hâsılayı 11 yıl içinde iki buçuk katına çıkarmak ve kendimize yetenden fazlasını üreterek tarım ürünleri ihracatında 40 milyar dolar sınırını aşmaktır. Bunlar, bu hedefler bugünün geleceğe borcu ve taahhüdüdür ve Türk çiftçisi irade sergilenir, üretimin önündeki tarım dışı engeller kaldırılırsa bu hedefleri hem çok daha kısa sürede hem de fazlasıyla aşabilecek kabiliyettedir.
Türk çiftçisinin kabiliyet ve başarısının beylik laflardan ibaret olmadığının, verilecek küçücük destekle büyük başarıların elde edilebileceğinin ispatı Pancar Kooperatiflerinin son dönemde tarım ve tarımsal sanayide gerçekleştirdikleridir. Özelde pancar, genelde Türk çiftçisi omzundaki yük hafifletildiğinde, toprakla arasına örülen duvarlar kalktığında neleri başarabileceğini kendi inşa ettiği sanayi tesisleriyle ispatladı. Kendi üretimini teminat altına alabileceğini, en önemlisi de küresel ekonomik sistemde rekabetçi yapısı ile dünyayla yarışabileceğini gösterdi. Ve bu organizasyon 365 gününü çiftçiler günü ilan ederek, çiftçinin omzundaki tarım dışı yükleri kaldırmak, üretimde sürekliliği ve sürdürülebilirliği sağlamak, tarım sanayi entegrasyonunu tesis ederek dünya ile rekabette Türk çiftçisini avantajlı hale getirmek için çalışıyor. Tarımsal Ar-Ge ile tarımın geleceğine yatırım yaparken, yeni tarım teknik ve teknolojilerini ülkemize kazandırıyor. Bu tesisleri ve örnekleri çoğaltmak elimizdedir. Artan her tesis daha çok ürün, daha çok üretim, daha çok kazanç demektir. Artan her tesis, alın teri kurumadan emeğin karşılığını aldığı, üretimin mübarek sayıldığı, ekerken ve biçerken emeğin boşa gideceği endişesinin asla taşınmadığı ve merkezinde Türk çiftçisinin yer aldığı bir iddiayı realize etmektir.
İçindeyiz ve biliyoruz bu toprakların Türkiye’yi dünyanın en gelişmiş ekonomik güçlerinden biri yapacak potansiyeli var. Ve bu topraklar kendisini sevgiyle işleyenlere bereketini sunmakta, cömert ve şefkatli davranmakta gani gönüllü. Ve bu toprakların bereket ve cömertliğini zenginliğe dönüştürme kabiliyeti ve tecrübesi de Türk çiftçisinde var. O zenginliği harekete geçirmek için beklenen tek şey dün olduğu gibi bugün de toprağın yoramadığı çiftçimizi yoran tarım dışı yüklerin Türk çiftçisinin omzundan kalkmasıdır. Bugün vesilesiyle bunu beklemek, adım atıldığını veya atılacağını duymak fedakâr, çalışkan ve kanaatkâr Türk çiftçisinin hakkıdır.
Tarımı güçlü, çiftçisi mutlu bir ülkenin güneşinin daha parlak, geleceğe dair umudunun daha güçlü, ufkunun daha aydınlık olacağına dair sarsılmaz inancımızı ifade ederek, tüm üreticilerimizin dünya çiftçiler gününü, bereket ve bolluk dileğiyle kutluyorum.