İSO Açıkladı: Devlerin Ortalaması; %9,2, Konya Şeşer'in Satıştaki Büyümesi; 20,2
23 Temmuz 2013
Büyüme Rakamlarında Türkiye Ortalamasının 2 Katından Fazla Performans Gösterdi...
İstanbul Sanayi Odası(İSO) tarafından her yıl gerçekleştirilen Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu 2012 Araştırmasının sonuçları açıklandı. Üretimden satışlara göre yapılan sıralamada 40 Milyar Liralık satış hasılatıyla TÜPRAŞ birinci sırada yer alırken, ikinci sırada Ford Otomotiv, Üçüncü sırada ise Oyak-Renault yer aldı. Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu arasında ilk sıraları enerji, otomotiv ve metalürji şirketleri paylaşırken, Sanayi Devleri arasında ilk 50’de sadece üç gıda şirketi yer alırken, ilk yüzdeki tek kooperatif şirketi Konya Şeker Türkiye’nin 44’ncü büyük şirketi oldu.
İSO’nun yaptığı çalışmaya göre Türkiye’nin en büyük 500 Sanayi kuruluşunun 2011 yılına göre 2012 yılındaki satış hasılatları ortalama %9,2 artarken Konya Şeker, Türkiye ortalamasının iki katından daha iyi bir performans sergileyerek satış hasılatını bir önceki yıla göre %20,2 arttırdı. 2011 yılı üretimden satışlara göre yapılan sıralamada Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu arasında 49’uncu sırada yer alan Konya Şeker 2012 yılında sergilediği ve Türkiye ortalamasını 2’ye katlayan bu performansıyla 5 sıra birden yükselerek 44’üncü sıraya yükseldi.
2012 yılında cirosunu bir önceki yıla göre yaklaşık 243 milyon lira artıran Konya Şeker, 2011 faaliyet yılında 1.204. 158.537 lira olarak gerçekleşen net satış hasılatını 2012’de 1.447.201.610 liraya çıkardı. 2011 yılına göre satış hasılatını %20,2 arttıran Konya Şeker ilk 50’de yer alan şirketlerin net satış hasılatındaki %11’lik büyüme rakamını da yaklaşık ikiye katlayarak ilk 50 içinde en hızlı büyüyen 10 şirketten biri oldu. 2012 sıralamasında Konya Şeker, Türk Şeker ile birlikte ilk 50 içinde daha üst sıralara ilerlerken, ilk 500 içindeki kooperatif şirketlerinden 2011 yılında ülkemizin 500 Sanayi Devi arasına 105’nci sıradan giren Kayseri Şeker 2012’de 135’nci sırada yer alırdı. 2012 yılındaki üretimden satışları dikkate alarak İstanbul Sanayi Odası’nın açıkladığı Türkiye’nin 500 Sanayi Kuruluşu sıralamasında bir önceki yıla göre 5 basamak birden yükselerek ilk 50 arasındaki yerini koruyan ve yaptığı bu yükselişle iş dünyasında dikkatleri üzerinde toplayan Konya Şeker’in büyümesinin tesadüfi veya konjonktürün bir sonucu olmadığı açıklanan rakamlarla bir kez daha teyit edildi.
1 milyar 447 miyon liralık satış hasılatı ile listeye 44’üncü sıradan giren Konya Şeker dışında Konya’dan isminin açıklanmasını istemeyen bir şirket ile birlikte 8 şirket daha ilk 500 içinde kendisine yer bulurken, sıralamaya Pakpen 190.ıncı, Tümosan Motor Fabrikası 287.nci, Konya Çimento 346.ncı, Ova Un 451.nci, Helvacızade 473.ncü ve Enka Süt 474.ncü sıradan girmeyi başardı. İlk 500 içinde Konya Şeker ile birlikte yer alan Konya Merkezli 8 (isminin açıklanmasını istemeyen şirket hariç) şirketin toplam satış hasılatı 3.151.014 TL oldu. Bir üretici kuruluşu olarak otomotivden, kimya sanayine, beyaz eşyadan, çimento sanayine kadar pek çok tanınmış marka ile kamu ve yerli/yabancı sermayeli büyük sanayi kuruluşlarını geride bırakan Konya Şeker, listenin ilk ellisindeki en büyük tarımsal sanayi kuruluşu olarak da dikkat çekti.
İstanbul Sanayi Odası’nın 2012 yılı verilerini baz alarak hazırladığı Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Sıralamasında Konya Şeker’in 49’ncu sıradan 44’ncü sıraya ilerleyişini değerlendiren Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk, Konya Şeker’in son 12 yıldır istikrarlı bir şekilde yatırım yaptığını ve yapılan yatırımların büyüme rakamlarına, dolayısıyla da satış hasılatına yansıdığını ve bunun sonucunda da sanayi kuruluşları arasında hedefine ulaşma yolunda azimle ilerlediğini vurgulayarak şunları söyledi;
“Bu tür çalışmaları önemsememizin bir sebebi var. Bu tür çalışmalar bize bir yıllık performansımızı Türkiye’nin diğer şirketleri ve diğer sektörleri ile kıyaslama imkânı veriyor. Yani kendimizi ölçme, performansımızı tartma fırsatı buluyoruz. Neleri başarmışız, eksiğimiz var mı tespit etme imkânına sahip oluyoruz. Diğer sektörlere göre neredeyiz, performansımız hangi seviyede onu görebiliyoruz. Mesela bu sene Türkiye’nin ilk 500’ündeki Sanayi devleri üretimden satışlarını %9,2 arttırmış. Biz %20,2 arttırmışız. Yani ortalamanın üzerinde bir performans sergilemişiz. Bu şu açıdan önemli, bizim büyümemiz, bizim üretimdeki büyümemiz üreticinin de büyümesi demektir. Bizim daha çok ürettirmemiz demektir.
Konya Şeker’in bu sıralamada yukarılara doğru tırmanması bir tesadüfin sonucu değildir. Konya Şeker kriz dönemlerinde ya da ekonomide yaşanan dalgalanma dönemlerinde bu listede bir parlayıp bir sönen şirketlerden de değildir. Konya Şeker son 12 yıldır istikrarlı bir şekilde yatırım yapıyor. Daha çok üretmek, daha çok ürettirmek için yatırım yapıyor. Bizim sloganımız belli, Konya Şeker ismini biz Türkiye’nin üreten gücü olarak tarif etmiştik. Bu bir inancın, iddianın ve hedefin ifadesiydi. Biz o iddia ve inancın gereği olarak hedefimizi her yıl bir önceki yıldan daha çok üretmek olarak belirledik. Bu iddia ve inançla yola çıkıp, hedeflerimizi de birer birer gerçekleştirince İSO’nun her yıl açıkladığı listede Konya Şeker’in istikrarlı bir şekilde üst sıralara tırmanması da zaten doğal bir sonuçtur.
Burada bir ayrıntıya dikkat çekmek istiyorum. Bu sene bir önceki yıla göre %20.2 büyüyerek 5 basamak daha ilerledik ve İlk 500’ün içinde 44’ncü sıraya yerleştik. Şunu hemen belirtmem lazım bir önceki yıla göre bizim şeker üretim kotamız artmadı. Bu satış rakamları üretimden satışlarımızdaki bu artışın kaynağı yaptığımız yatırımların ciromuza verdiği katkıdır. Biz yatırımlarımızla şunu yaptık, ana faaliyet konumuz şeker üretimi sonrası ortaya çıkan atıkları ve yan ürünleri ekonomik değere dönüştürecek yatırımlar gerçekleştirdik. Mesela çöpe giden küspeyi kurutacak, paketleyecek tesisler kurduk ve bunu ekonomik değeri olan bir ürüne dönüştürdük. Küspesini fabrikadan almaya bile tenezzül etmeyen üreticilerimizin küspesini birkaç kat fiyat vererek biz aldık. Mesela melası da heba etmedik. O da şeker üretimi sonrası çıkan bir yan üründür ve biz bunu nasıl daha değerli hale getiririz diye çalıştık. Biyoetanol üretim tesisini kurduk. Bu tesiste atıktan biyoetanol üretmeye başladık. Yine hem ülkemiz hem üretici hem kurum kazançlı çıktı. Şimdi yine üretim faaliyetimiz sonrası çıkan atıklardan organik gübre, sıvı karbondioksit üretmeye başladık. Bunlarla da kalmadık. Kota artmadı, şeker fiyatları artmadı üretimden satışlardaki artış nereden kaynaklandı diye merak edenler için söylüyorum.
Biz ürettiğimiz kristal şekeri de katma değerli hale getirecek yatırımlar yaptık. Bunlardan biri sıvı şekerdir. Sıvı şekerden sonra, baklava ve tel kadayıf şerbeti, sütlü tatlılar için şerbet, dondurma şurubu gibi fonksiyonel ürünleri de üretmeye başladık. Yani hem ürettiğimiz ürünü katma değerli hale getirecek yatırımları yaptık hem de işletmemizi atık atmayacak hale getirdik. Üretimden satışlardaki her yıl istikrarlı artışın kaynağı budur. Benim sıkılaşma yatırımları dediğim ve yan ürünleri ekonomik değere dönüştüren, nihai ürünümüzü de katma değerli hale getiren bu yatırım yaklaşımı Konya Şeker’in hem büyümesini hem yeni yatırımlara sağlam finans kaynağı bulmasını hem de üretici ortaklarının ürettiği tarımsal ürünlere daha yüksek ürün bedeli verebilmesini sağlamaktadır.”
Son 12 yılda yaptığı yatırımlar ve koyduğu vizyon ile Konya Şeker’in Sanayi devleri arasında üst sıralara tırmanmasına önderlik eden Recep Konuk, Konya Şeker’in Türkiye Sanayisinin sadece belli bir coğrafi bölgede kurulu olursa gelişim gösterebileceği ya da başarılı olabileceği ezberini de, tarımsal sanayinin rantabl olmadığı yanılgısını da, çok ortaklı şirketlerle ilgili yanlış algıları da, kooperatif şirketlerin başarılı olamayacağı ön yargısını da son on yılda gösterdiği performansla yerle bir ettiğini, Anadolu’dan da, tarım sektöründen de sanayi devleri çıkabileceğini, kooperatif şirketlerin de başarılı olabileceğini tüm Türkiye’ye ispatladığını, bunun da İSO’nun açıkladığı sıralama ile teyit edildiğini belirterek şu değerlendirmeyi yaptı: “İstanbul Sanayi Odasının her yıl yaptığı bu sıralama bir tespittir. Yani ülkedeki sanayi kuruluşlarının bir yıllık fotoğrafını çekiyor. 2012 yılı için hazırlanan raporda Konya Şeker tüm kuruluşlar arasında 44’üncü özel sektör kuruluşları arasında 39’ncu sırada yer aldı. Bu bizim için bir gurur tablosudur. Bizimle birlikte ilk 44’te yer alan kuruluşlardan 5’i kamu kuruluşu diğerleri özel sektör. Bu kuruluşlar İstanbul, Kocaeli, Sakarya ve İzmir’de yer alıyor. Bu önemli bir ayrıntıdır. Birçok ilden hiçbir sanayi kuruluşunun ilk 500’de yer alamadığı listede hem üst sıralarda Konya şeker’in yer alması hem de listede başka sanayi kuruluşlarının da olması Konya’da yatırım ikliminin iyileşmesi ve moral değerlerin yükselmesi açısından önemlidir. Bu sanayileşme yarışında önlerde koşmayı başaran Konya Şeker, özel şirketler arasında 39’ncu sırada yer alan bir kooperatif şirketidir. Bu önemlidir. Çok ortaklı şirketlere karşı yanlış bazı ön yargıları, ezber haline gelmiş yaklaşımları, Konya Şeker’in gösterdiği performans bozmuştur. Bir diğer ayrıntı, listenin üst sıralarında artık bir tarımsal sanayi kuruluşu vardır ve oradan kopmayacağını, daha da yukarılara tırmanacağını son yıllarda istikrarlı bir şekilde yükselişini sürdürerek ispatlamıştır. Bu da ülke tarımı ve tarım sektörü açısından son derece önemlidir. Biz listedeki bugünkü yerimize 12 yıldır yaptığımız yatırımlarla ulaştık. Hep daha çok üretmeyi hedefledik. Üretirken de, daha çok ürettirmeyi hedefledik. Bu halisane yaklaşım, üretim odaklı yatırım planlaması bizi sanayi devleri arasında 44’üncülüğe taşıdı. Biz Konya Şeker olarak bu yetmez diyoruz. Daha çok yatırım, daha çok ürün, daha çok üretim diyoruz ve daha çok yatırım iddiamızı gerçekleştirmiş olmanın öz güveni ile üretici ortaklarımızın daha çok üretmesine ve daha çok kazanmasına imkân verecek yeni tesislerimizin de devreye girmesi ile önümüzdeki birkaç yıl içinde Türkiye’nin 500 Sanayi devi arasında Konya Şeker’in oğul vereceğini, Konya Şeker’den doğmuş ve ona eşlik edecek kuruluşların da bu listeye dâhil olacağını belirtmek istiyorum. Yani birken iki, iki iken üç olacağız ve sanayileşme, kalkınma yarışında bayrağı, bayrakları köylerimize de taşıyacağız, refahı ve zenginliği oralara da ulaştıracağız.”